Bu ayki röportajımızda Tinkfabrik’i konuk ettik. Yaşamımızı kolaylaştıracak ürün fikirlerine hayat veren demokratik bir fabrika olarak tanımlanıyor Tinkfabrik. Hem bizlerin yaşamını kolaylaştıran hem de tasarımcıların ürün fikirlerini hayata geçirmelerine olanak tanıyan bu projeyi bizlerle buluşturan 2 genç girişimciden biri olan Uğur Mutlu ile röportajımızı gerçekleştirdik.Bize vakit ayırdığı için kendisine teşekkürlerimizi sunarız.
Ezgi Nihan Yılmaz: Uğur Mutlu ve Dilfer Nasır kimdir? Bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
Uğur Mutlu: Uğur Mutlu Metalurji ve Malzeme Mühendisi, Dilfer Nasır ise Endüstri Ürünleri Tasarımcısıdır. Tanışıklığımız İstanbul Teknik Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı bölümünde aldığımız yüksek lisans eğitimine dayanıyor.
Ezgi Nihan Yılmaz: Tinkfabrik ile ülkemizde tasarımcıların ürünlerini hayata geçirme problemine bir çözüm sunuyorsunuz. Bu fikrin oluşum sürecini ve Girişim Fabrikası ile olan hikayenizi sizden dinlemek isteriz.
Uğur Mutlu: Endüstriyel tasarım açısından bakarsak, Türkiye’de tasarım arzı ile talebin buluşması noktasında önemli bir sorun var. Her sene tasarım öğrencileri tarafından onlarca proje geliştiriliyor fakat neredeyse hiçbiri sanayi ile buluşup inovatif değere dönüşemiyor. Biz iki arkadaşımızla birlikte, bu soruna çözüm getirebilecek bir iş fikriyle 2011 senesinde Türkiye’de ilk kez düzenlenen MIT Enterprise Forum Turkey İş Planı yarışmasına katıldık ve son 10 finalist ekip arasına girdik. Yarışma sonrası, iş fikrimizi gerçekleştirme sürecinde kazandığımız deneyimlerle birlikte iş fikrimiz birçok kez şekil değiştirdi. Girişim Fabrikası ile daha önceleri bir MITEF organizasyonunda tanışmıştık. 2012 Mart ayında iş fikrinin son haliyle GF’e başvurduk. GF, girişimcileri kabul etmeden önce bir kampa sokuyor. Bu kamp girişimciyi, iş fikrini gerçekçi verilerle sorgulamaya yönlendiriyordu. Kamp boyunca iş fikrimizi geliştirdik ve şimdiki iş fikrine ulaştık.
Ezgi Nihan Yılmaz: Seçilen ürünlerin üretilmesine karar verme aşamasında kriterleriniz nelerdir? Hangi alandaki tasarımlar daha çok ilgi görüyor?
Uğur Mutlu: Üretim kararını ürüne gösterilen talep belirliyor. Talep olmadan arz da olmuyor. :) Talebin sağlanabilmesi için de iki önemli nokta var. Öncelikle ürün ne kadar fazla kişiye ulaşırsa, doğal olarak, yeterli talebi toplama ihtimali o kadar artıyor. Bu hususta biz elimizden geleni yapsak da, ürünün tasarımcısına da büyük iş düşüyor. Sosyal medya bu aşamada çok etkili oluyor.
İkinci nokta ise ürünün kendini ne kadar iyi anlatabildiği. İnsanlar günlük hayatta sürekli karşılaştıkları sorunlara çözüm getiren ürünlere ilgi gösteriyorlar. Talep gören ürünleri incelediğimizde, bunların ilk bakışta insanlara bu senaryoyu iyi bir şekilde aktarabilen ürünler olduğunu görüyoruz. Bu nedenle, her aşamada görsellerin ne kadar önemli olduğunu vurguluyoruz. İnsanların artık 140 karakter dahi okumaya tahammülü yok. Tek bir görsele 2 saniye bakan bir kullanıcıya tüm senaryoyu aktarabilmeniz gerekiyor.
Tinkfabrik, tasarımcı için ne anlama geliyor! from Tinkfabrik on Vimeo.
Ezgi Nihan Yılmaz: Seçilen ürünlerin üretim sürecinin nasıl işlediğini bizimle paylaşır mısınız?
Uğur Mutlu: Ürünler öncelikle inceleme aşamasına alınıyor. Bu aşamada ilk olarak ürünün özgünlüğüne bakıyoruz. Ürün mevcut ürünlere nazaran bir inovatif değer yaratmıyorsa ürünü bu konuda geliştirmeye çalışıyoruz. Yenilikçi olmayan hiçbir ürünü üretmiyoruz. Ürünü geliştirdikten sonra prototipleyip kullanmaları için birkaç kullanıcıya gönderiyoruz ve gelen geri bildirimleri gözönüne alarak ürüne son halini veriyoruz. Tüm bu inceleme aşaması boyunca bir fiyatlandırma çalışması yapıyoruz. Bir yandan kaça imal edebileceğimize, diğer yandan ise kaça satabileceğimize bakıyoruz. Tabi ki kaça satabileceğimizi de çoğu aşamada olduğu gibi kullanıcılara soruyoruz. İnceleme aşaması boyunca bir fiyatlandırma anketimiz yayında oluyor. Kullanıcılar ankete cevap vererek bize yön gösteriyorlar. Ürünün satış fiyatı belirlendikten sonra önsatış başlıyor. 10 gün içinde yeterli önsatış rakamına ulaşan ürünün hemen üretimine başlıyoruz. Üretim süreci de inceleme aşamasında planlandığı için bu süreç olabildiğince kısa tutuluyor. Önsipariş veren kullanıcılar, o ürünün destekçileri olarak o ürüne hayat vermiş oluyorlar. Biz de karşılık olarak onlara çeşitli avantajlar ve sürprizler sunuyoruz.
Ezgi Nihan Yılmaz: Tinkfabrik’te üretimine karar verilen ürünlerin satış aşamasında tasarımcıların tanıtımıyla ilgili bir çalışma yapıyor musunuz?
Uğur Mutlu: Tasarımcısını Tinkfabrik’in önünde tutmaya çalışıyoruz. Bunu en çok ürünlerin ambalajlarında yansıtmaya çalışıyoruz. Ürünün ambalajında tasarımcısı hakkında kocaman bir yer ayırıyoruz. POLY için bunu yaptık, yakında göreceksiniz! :)
Ayrıca tasarımcılarla ilgili özel yayınlar da planlıyoruz. Bunlar her ürün için değişkenlik gösterecektir.
Ezgi Nihan Yılmaz: Tinkfabrik’in ilk ürünü olan POLY satışa sunuldu. POLY hakkında okuyucularımıza kısaca bilgi verebilir misiniz?
Uğur Mutlu: Henüz tinkfabrik.com yayına sokulmadan evvel, facebook sayfamız üzerinden Tinkfabrik’i anlatmaya başladık. Tasarımcılara bir çağrı yaptık ve çağrıya cevap veren tasarımcıların ürünlerini yayınladık. Facebook takipçilerimize dedik ki, bunlardan biri Tinkfabrik’in ilk ürünü olacak ve bunu sen seçeceksin. POLY en çok talep gören ürünlerden biri oldu ve incelemeye aldık. POLY’yi hangi renkte üretmemiz gerektiğini dahi Facebook takipçilerimize sorduk. Nihayetinde, POLY’nin muhtemel kullanıcıları üretilmesini istedi, rengini belirledi ve biz ürettik. Tam da yapmak istediğimiz iş bu; bir ürün üretilecekse, o ürün hakkındaki major kararları muhtemel tüketicileri vermeli.
POLY’nin ürünleşme süreci hakkında detaylı bir bilgi de ürünün ambalajında yer alıyor.
Ezgi Nihan Yılmaz: Sosyal medya ve internet reklamları ile ilgili düşünceleriniz nelerdir? İşinize katkıları hakkında görüşlerinizi paylaşabilir misiniz?
Uğur Mutlu: Sosyal medya yönetimi bizim işimizin büyük bir parçasını oluşturuyor. Büyük bir kitleyle etkileşimde kalmanın şu zamanda daha efektif bir yolu yok. Fabrikayı da bu kitle yönettiği için, sosyal medyada yoğun bir şekilde yer almaya çalışıyoruz. POLY’nin geliştirilme süreci, sosyal medyanın işimize katkısını göstermesi açısından iyi bir emsal.
İnternet reklamları yeni yeni tecrübe etmeye başladığımız bir pazarlama kanalı. Hedef kitleye ulaşmada çok etkili olabiliyor. Geri dönüşler açısından elimizde analiz edilebilecek bir veri olmadığından, işimize etkisi açısından pek bir şey söyleyemeyeceğiz. :)