Bir arama motorunun birincil görevi, olabilen en alakalı sonucu kullanıcıya sunmaktır. Ama arama perspektifinden bakıldığında sosyal ağların ortaya çıkması ile birlikte hangi arama sonucunun anahtar kelime ile ilgili olduğu konusu farklı bir anlam kazanmaya başladı.
Bu konuda etkin olabilmek adına sosyal medya optimizasyonu gibi kavramlar literatüre kazandırıldı. Fakat sanırım bu terimler içinde, günümüz aramaları ile en ilgili kavram sosyal arama optimizasyonu olacaktır. Burada önemli olan alakalı içerik ile ilgili arama sonuçlarını olabilecek en yüksek seviyeye çıkarmaktır.
Örnek Olay İncelemesi
Sosyal arama optimizasyonunu test etmek adına, iş arayan yakın bir arkadaşımızın olduğunu farz edelim ve konuyu onun üzerinden örneklendirelim.
Arkadaşımız, iş arama sürecinden hemen önce Linkedin, Xing gibi online kariyer platformlarında yer alan profil bilgilerini günceller ve Facebook, Twitter, Myspace gibi sosyal ağlarda bulunan profillerinde gereksiz gördüğü bilgileri silerek, profil temizliği yapar.
Hemen ardından herhangi bir işverenin yapacağı gibi, kendi ismini Google arama motoru vasıtası ile aratır. Karşısına kendi ismi ile ilgili arama sonuçları çıkar. Bu arama sonuçları içeriklerini tek tek inceleyen arkadaşımız, sonuçlardan birinde hiç de görmek istemediği bir sonuçla karşılaşır. Bir televizyon fenomeni haline gelen Lost dizisi karakterlerinden Sawyer’ın yer aldığı bir video hakkında edepsiz ifadelerin bulunduğu bir yorum yapmış olan arkadaşınızın bu yorumu Google’a indekslenmiş ve bu sonuç üçüncü sırada yer almıştır. Arkadaşımızın iş başvurusu yapmadan hemen önce sosyal arama optimizasyonuna ihtiyacı vardır.
Sosyal Aramayı İki Açıdan Anlamak
Sosyal arama; kapsam ve tanımda değişiklik göstermektedir. Çevrimiçi arama bağlamında sosyal arama, sosyal içeriğin eklenmesi ya da dâhil edilmesi olarak tanımlanabilir.
Sosyal aramanın bir yanı, kullanıcı deneyimini geliştirmek amacıyla insanların (çevrimiçi ya da çevrimdışı) arama alışkanlıklarını daha iyi anlamaya adanmıştır. Bu konu, Google gibi en ilgili arama sonuçlarını sunmak için algoritmaları sürekli test eden ve değiştiren bir şirket için de son derece önemlidir. (bkz: Google Arama Motorunun Yeni Yüzü: Google Caffein)
Arama sonuçlarının artık sosyal ağlarda üretilen içeriği sağlamasıyla birlikte sosyal etkileşim tasarımı heveslileri, çeşitli durumlarda bilgi arayan insanlar için neyin işe yarayıp neyin yaramadığını incelemektedirler. Bu alanda saygın bir kanaat önderi olan Brynn Evans bu odağa uyan üç kategori saptamıştır:
1.Kolektif Sosyal Arama: Örnek olarak, aramaya gerçek zamanlı derleme araçlarıyla crowdsourcing* yaklaşımı olarak Twitter Trends.
*Crowdsourcing: Normalde geleneksel olarak bir çalışan ya da anlaşmalı taraf tarafından gerçekleştirilen bir işi, açık bir çağrı olarak, tanımlanmamış ve genel olarak geniş çaplı olan bir insan topluluğuna yaptırmak anlamında yeni bir kelime.
2.Arkadaş filtreli Sosyal Arama: Örnek olarak, arkadaşlarınız ve bağlantılarınızdan tweetler, blog yazıları, resimler, durum güncellemeleri ve diğer sonuçları da içeren sonuçlar veren Google'ın Sosyal Arama özelliği. (bkz: Google’ın Sosyal Arama Özelliği: Google Social Search)
3.İşbirliği: Örnek olarak, Google'ın iki ya da daha fazla kişinin bir anında mesajlaşma platformu üzerinden çalışarak sorulara cevaplar bulmasına izin veren Aardvark'ı alması.
Üç arama şeklinin her biri, geleneksel anahtar kelimeye dayalı arama motorlarının sunduklarından farklı olarak, en anlamlı sonuçları sunmada kendine özgü, (Google PageRank'in ötesinde) insanlara dayanan bir değere sahiptir.
Sosyal aramanın genelde pazarlama için daha uygulanabilir olan ikinci yanı, "sosyal nesneler"dir. Sosyal nesneler, Facebook girdilerinden, YouTube videolarından, blog yazılarından, yorumlardan, Flickr resimlerinden, Yelp eleştirilerinden, Scribd belgelerinden ve daha fazlasından oluşabilir.
Sosyal nesneler sohbetleri yönlendirmeye yardımcı olan unsurlardır ve doğrudan indekslenmiş ya da meta data (içeriği tanımlayan anahtar kelimeler) ile ilişkilendirilmiş içerikten oluşabilirler.
Bütün Bunlar Ne Anlama Geliyor?
Brian Solis'in görüşüne atıfta bulunacak olursak: Pazarlamanın geleceği yayıncılıkla başlar, bu nedenle her şirket bir medya şirketidir. Tahmin etmiş olabileceğiniz gibi, sosyal nesneler arama optimizasyonunun yeni kolay lokmalarıdır. Bu, geleneksel web sayfalarında uygulanabilir sosyal nesnelerde kullanmış olduğunuz aynı arama motoru optimizasyonu (SEO) taktiklerinden bazılarını uygulamanız anlamına geliyor. (Videolarınız, resimleriniz, yazılarınız, vb. için) Anahtar kelime hedefli, akıllıca seçilmiş etiketler ve başlıklardan, yorumlarda ve Facebook profil tanımlarında anahtar kelimelerin etkili kullanımına kadar: Artan arama görünürlüğü için sosyal varlıkları optimize etmek adına elinizde büyük bir fırsat var.