Demokrasinin devletler için en iyi yönetim biçimi olduğu düşünülür. Asıl sorun ise son 30 yıldır çoğu kimsenin bunu en iyi yönetim şekli olarak görmemesi. Siyaset bilimciler bu süre içince seçmenlerin oylamaya katılımlarında bir düşüş olduğunu gözlemliyorlar. Avrupa Komisyonu tarafından yapılan ankete göre, Avrupalı vatandaşların %89’u politikacıların görüşleriyle halkın görüşleri arasında sürekli artan bir uçurum olduğuna inanıyor. İnsanlar artık hükümetleri değiştirebileceklerini fakat politikaları değiştiremeyeceklerini anlamaya başladılar.
Geçtiğimiz yüzyıl, iktidarın halkın güvenini kazanmak için medya gibi ideolojik aygıtları kullanarak yarattığı bir sistemden ibaretti. Oysa bu yüzyılda internet hepimizi birbirimize bağladı. Önceden devrimlerin ideolojik isimleri olurdu. Sağ-Sol devrimler, liberal ya da İslami devrimler gibi… Şimdiki devrimler adlarını en çok kullanılan ortamlardan alıyor. Facebook ya da Twitter devrimi gibi. İçerik artık farketmiyor, problem medyada.
Bulgar siyaset bilimci Ivan Krastev bu Ted konuşmasında son 50 yılda yaşanan devrimlerin politik kültürü şekillendirdiğini, internet teknolojileri ile birlikte ileri doğru atılan her adımın demokratik alanda aşınmalara da neden olduğunu bize gösteriyor ve bu günlerde herkesin merak ettiği soruyu soruyor: Demokrasi kurtulabilecek mi?