"Bizler teknoloji ile birleşmiş durumdayız. İş ve oyunu bir arada kullanan, teknoloji ile etkileşime geçen tekno-vücutlarız." diyor Anna Akbari. Dijital ve fiziksel gerçekliğimizi aşarak mutluluğu yakalayabilir miyiz sizce?
Anna Akbari, Bricoler Social Interaction Design'ın kurucusu, aynı zamanda sosyolog ve New York Üniversitesi'nde Medya, Kültür ve İletişim bölümünde profesör. Teknolojinin insan ilişkilerini nasıl etkilediği ile ilgili araştırmalar yapıyor. Yoğun olarak da dijital mutluluk üzerine çalışıyor. Geçtiğimiz günlerde bir TEDx konuşmasında da bu konu üzerine detaylı bir sunum gerçekleştirdi. Maalesef sunumu izlemek Live Stream ülkemizde kapalı olduğundan dolayı mümkün değil. Ama The Next Web'in ayrıntılı haberini okuyarak ana konuya odaklanabiliyorsunuz.
Dijital Mutluluk Nedir?
Akbari, mutlulugun şu anda olumlu bir ruh hali ve geleceğe dair olumlu bir bakış anlamına geldiğini söylüyor. Akbari’ye göre dijital mutluluğun 4 farklı tanımlaması var. Örneğin:
1. Tanımlamak: Teknolojinin ilişkileri, istekleri ve ihtiyaçları tanımlamada güçlü bir rolü var. HowAboutWe ve Sonar gibi uygulamalar insanları, gerçekten tanışmak istedikleri kişilerle buluşturuyor.
2. Bağlanma: “Very Happy People” başlıklı araştırmaya göre en mutlu insanlar, güçlü grup ilişkileri olan kişiler olarak belirlenmiş. Akbari ise grup ilişkilerini teknoloji ile buluşturan GroupMe ve Fast Society gibi uygulamaların güçlü grup ilişkileri yaratabileceğini düşünüyor.
3. Yaşam Günlüğü Oluşturma: Günlük hayatımızı kayıt altına alan dijital teknolojiler giderek daha ulaşılabilir hale geliyor. Örneğin lokasyon için Foursquare, finans için LearnVest ve internette sörf yapma alışkanlığı için voyurl gibi uygulamalar mevcut. Bu servisler sayesinde dijital kimliklerimizi oluştururken aynı zamanda kendimizle ilgili birçok şey de öğreniyoruz. Geleceğimizle ilgili doğru kararlar almamıza yardımcı olabiliyorlar.
4. Düzen: Akbari’ye göre teknoloji hayatımızı düzene koyuyor. Corkboard, Pinterest ve CityPockets gibi uygulamalar dijital dünyada oluşturduğumuz küçücük odacıkları derleyip toparlıyor.
Peki hayatımızı kolaylaştıran bunca sosyal medya sitesine ve web uygulamasına rağmen neden hala mutsuzuz? Akbari’ye göre cevap çok basit: “Çünkü, dijital dünyada yer almayı, bu uygulamaları kendi çıkarımıza kullanmayı hala öğrenemedik.
” Siz ne düşünüyorsunuz?