Takdir edersiniz ki internet teknolojilerinin gelişimiyle beraber televizyon sektöründe de bazı değişimler boy gösterdi, programları sadece TV'den takip etme dönemi sona erdi. Artık izleyiciler takip ettikleri programları ne zaman nerede isterlerse o zaman izleyebiliyorlar ya da daha sonra tekrar izlemek için arşivleyebiliyorlar. Yapımcılar tarafından izlenme ya da indirme sebebiyle resmi kaynaklar belirtilmediği takdirde de yasal olmayan indirme programlarının kullanımı tercih ediliyor. Bir yandan emek hırsızlığı gibi bir durum söz konusu olsa da bir yandan da programların bilinirliğini artırdığı için yapımcılar bu durumu görmezden geliyor. Bu durum ülkemizde de bu şekilde devam ederken pek çok platformda gelmiş geçmiş en iyi televizyon dizisi olarak yankı bulan Breaking Bad'in yaratıcısı tarafından da aynı şekilde yorumlandı. Biz de ülkemizdeki Breaking Bad sevenleri için Vince Gilligan'ın görüşlerini paylaşıyoruz.
Rushmore Dağı'nın tepesine heykeli yapılan, yılın bizz-bizz-buzzy pop kültürü fenomeni ilan edilen, büyük beğeni toplayan televizyon dizisi Breaking Bad geçtiğimiz günlerde final yaptı Peki bu beğeni nasıl oluştu dersiniz? Breaking Bad'in yaratıcısı Vince Gilligan'a göre yasal olmayan indirme yolları buna yardım etti.
BBC'ye konuşan Gilligan “Bu madalyonun iki yüzü olduğunu gördüm. Dürüst olmak gerekirse yasal olmayan indirme yollarını kullanarak izleyen insanlar olmasaydı diğerleri dizinin bu denli farkında olmazdı. Görüyorum ki yasadışı yollarla diziyi izleyenler marka bilinirliği açısından kesinlikle bize yardımcı oluyor. Bu durumun böyle de iyi bir tarafı var.” diyerek durumu açıkladı. Yine de Gilligan'ın bu sözlerine dayanarak onun korsana teşvik ettiğini söyleyemeyiz. Ama o da indirme programlarının televizyon izlenme düzeyinin artmasına yardım ettiğini kesinlikle kabul ediyor.
Bu duruma genel olarak baktığımızda televizyon kanalları ya da onların internet sitelerinde yayınlanan programların yanı sıra o programları izlemek için farklı platformların da var olduğunu görebiliriz. Genellikle bu platformlar yasal değildir, yapımcılar hiçbir maddi hak iddia edemez. Bu sebeple programların da yayınlanmasını istemezler. Fakat Gilligan bu meseleye farklı bir açıdan bakıyor. Yasal olmayan platformlar üzerinden daha geniş izleyici kitlesine ulaşmak böylece bilinirliğini artırmak Gilligan'ın tercih ettiği bir durum.
İnternet teknolojilerinin bu denli geliştiği bir ortamda kişilerin programları internet üzerinden takip etmesini engellemek mümkün değildir. Yasaklamaya gitmektense yasal platformlar oluşturmak iki taraf için de olumlu sonuçlar doğuracaktır. Böylece hem kişilerin sevdiği programları internet üzerinden izlemesi, hem de tek bir kanal üzerinden yayın yapılarak yapımcıların programlarını takip etmesi sağlanabilir.