Geçtiğimiz hafta, 5 Ekim 2011 tarihinde gerçekleştirilen Yeni Medya Düzeni II konferansına AdresGezgini adına katıldım. Organizasyonun geneli geçtiğimiz yıl olduğu kadar tatmin etmese de konuşmacıların salona hakimiyeti göz doldurdu.
Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda sabah saatlerinde başlayan Yeni Medya Düzeni II'nin açılış konuşması Doğuş Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Erman Yerdelen tarafından gerçekleştirildi. Yerdelen'e göre internette yeni düzen, yeni bir toplum yaratmakta ve bu topluma ait kuşaklar ikili yaşamlar sürdürmekte. İnsanlar birinci gerçek hayatlarında aileleri, arkadaşları ve öğretmenleri gibi gerçek kişiler ile iletişim kurmakta fakat ikinci sanal hayatlarında hiç tanımadıkları, yüzlerini bile görmedikleri insanlarla duygu ve düşüncelerini paylaşmaktalar. Böylesi bir toplumda tüm dengeler hızlı bir şekilde değişiyor, 250 yıllık markaların iktidarı 2 yıl gibi kısa süre içinde sarsılabiliyor ve artık herkes rakip, herkes müşteri.
Erman Yerdelen'in konuşmasının hemen ardından, sahneye Wikipedia'nın kurucusu Jimmy Wales çıktı. Esprili tavırları ile dikkat çeken Wales, Wikipedia'nın kuruluşundan bugüne yaşadığı deneyimleri, Wikipedia'nın kuruluş amacını ve temel özelliklerini istatistikleri ile birlikte bizlerle paylaştı.
Herkes için ücretsiz, bedava ve özgür bilgi mottosu ile yola çıkan Wikipedia, 2001 yılından bu yana 270 farklı dilde ve toplamda 16 milyon makale ile hizmet veriyor. Wikipedia'nın dünyanın birçok ülkesinde kullanıcılara tarafsız bilgi sunduğunu belirten Wales, Türkiye'de çok fazla desteklenmediğinden şikayetçi. İnsanların yerel dillerinde kendi kültürleri hakkında araştırma yapmak istediğini düşünen Wales'ın sunduğu istatistiklere göre Wikipedia'ya katkı yapan kişilerin %87'si erkek. Artık amaç, daha fazla kadına ulaşmak.
Wikia projesinden de bahseden Jimmy Wales, wikia'nın aylık ziyaretçi sayısının 46 milyon olduğunu belirtti. Amaçlarının "birlikte" gerçek bilgiye ulaşmak olduğunu düşünen Wales, içerik üretmenin herkes için olduğunu da sözlerine ekledi. Yerel bilginin gün geçtikçe değer kazanacağını sözlerine ekleyerek konuşmasına son veren Wales'in ardından sahneye video konferans vasıtası ile Tim Draper çıktı.
Dijital ekonominin en önemli isimlerinden olan Tim Draper, konuşmasına yeni fikirlerin dünyanın her yerinde olabileceğini söyleyerek başladı. Teknolojinin ulusal duvarları kaldırdığını ve bunun da hükümeleri yeni düzene daha uyumlu politikalar üretmeye zorladığını vurgulayan Draper, hükümetlerin dijital yatırımlara daha açık hale geldiğini de sözlerine ekledi. Girişimcilerin kendilerini sürekli bir adım sonrasını düşünmeye zorlaması gerekiğini düşünen Draper'a göre iletişim arttıkça dünyadaki barış güçlenecektir. Örneğin Tim Draper'ın yatırımlarından biri olan Skype sayesinde ticaret güçlenmiştir ve insanlar ticaret yaptığı ülkelere saldırmazlar.
Facebook, Twitter gibi sosyal ağlara yatırım yapmadığı için pişman olduğunu söyleyen Draper, başarısızlıklara odaklanmanın çözüm olmadığını da sözlerine ekleyerek konuşmasına son verdi.
Ticarette devrim niteliğinde olan Alibaba.com'un başkan yardımcısı Brian Wong'un konuşması yemek arasından önceki son konuşmaydı. Wong, Konuşmasında e-ticaretle ilgili çeşitli bilgiler vererek eski ekonomi ile e-ticaret sonrası ekonomiyi karşılaştırdı. Eskiden sadece büyük şirketlerin ticaret yaptığını söyleyen Brian Wong, bugün her ölçekte firmanın yurtdışı ve yurtiçi kaynaklarla iletişime geçtiğini ve ticaret yaptığını belirtti. Geçmişte çağrı cihazı kullandığımızı ama artık akıllı telefonlarımız ile bulunduğumuz her yerden internete bağladığımızı sözlerine ekleyen Brian Wong, dünün ve bugünün iş dünyası ile ticareti arasında da derin farklar olduğunu dile getirdi. Geleceğin şimdi yaşandığını ve bugün kazan-kazan iş biçiminin hüküm sürdüğünü belirten Wong, teknolojinin iş yapış biçimimizi değiştirdiğini öne sürdü.
Online oyun geliştiricisi ve yayıncısı Perfect World Başkan Yardımcısı Alan Chen, konferansın öğleden sonraki ilk konuşmacısıydı. İnsanların online olarak arkadaşlarıyla ve tanımadıkları kişilerle oyun oynamak istediklerini söyleyen Chen, online oyun pazarındaki reklam olanakları ve mecralarından bahsetti.
Konferansın en ilgi çeken konuşmacılarından biri Alan Chen'den sonra sahne alan oyun kuramcısı ve yazar Tom Chatfield idi. Medya ve insanlar hakkında konuşmak istediğini belirten Chatfield medyanın kötüye kullanmasından doğan kirlik ve aşırı yüklenmeye değindi. Chatfield'e göre internetin sosyolojisini anlayabilmek için 10 maddeyi bilmek gerekmektedir ve bunlar:
1- Duygu: İnternette bir sürü rakam var, her şeyi ölçebiliyoruz ama insanların medyayı kullanırken insanlar bir şeyler hissediyor. Google'da arama yapıp bir şey bulurken, arkadaşlarıyla bir şey paylaşırken... Asıl önemli olan bu.
2- Yolculuk: İnteraktif medya sayesinde herkesin ayrı bir hikayesi var. Önceden herkes aynı şeyi görür aynı şekilde düşünürdü. Oysa şimdi yeni medya araçlarının bize getirdiği farklı Tecrübelerle farklı yolculuklar yaşıyoruz.
3- Kendini ifade: İnsanlar sosyal medya sayesinde kendilerini ifade etme olanağı buluyorlar.
4-Zevk ekonomisi: İnsanlar keyif aldığında, o keyfi paylaşır ve o keyif gittikçe büyür. Böylelikle keyif değere dönüşüyor.
5- Kolektif kanı: Sosyal medyada binlerce insan aynı şeyi düşündüğünü gösterme fırsatı buluyor ve ortak bir kanı oluşturabiliyor.
6- Benzersizlik: Herkesin kendine özgü bir dünyası var ve benzersiz iç dünyalar burada paylaşılıyor.
7- Rahatsızlık: Bu refleks insanların neyi sevdiğini görmek için onları neleri sevmediğini, nelerden rahatsız olduğunu da görmeyi sağlıyor.
8- Az çoktur: Mesela Nokia 1100... Basit ve çok az özellikli olmasına rağmen milyonlarca sattı.
9- Bakım: O hesaplar bizim küçük temsilcilerimiz gibi... Sosyal medya profillerimiz aslında bizim beslediğimiz evcil hayvanlara benziyor. Üzerimize bir sorumluluk yüklüyor, ilgi bekliyor.
10- İçselleşen bilgisayar kullanımı: Yeni medya düzeninde bilgisayarlar bizim bir parçamız, vücudumuza bağlı bir organ gibi.
Ve Assange! Konferansın belki de en çok beklenen konuğuydu! 465 gündür ev hapsinde olduğu için konferansa video konferans yolu ile katılan Assange, "ev hapsinde olmasaydım Türkiye'de olmak isterdim" diyerek konuşmasına başladı. Wikileaks’in geçtiğimiz hafta 5inci yaşını doldurduğunu söyleyen Assange, dünyada 50’ye yakın bağımsız basın kuruluşuyla çalıştıklarını da sözlerine ekledi. Wikileaks belgeleri sayesinde basın organlarının niteliklerini kıyaslama imkanı bulduğumuzu söyleyen Assange “Batı medyası, ciddi bir reformdan geçmesi gereken bir güç” dedi. Türkiye basınını bizden daha iyi tanıyan Assange batı ile kıyaslandığında Türkiye'nin medya yapısının iyi durumda olduğunu ama kendi içinde yeni bir yapılanmaya gitmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Doğruyu söyleyenlerin kazanç sağladığı bir dünya düşleyen Assange, konferans katılımcılarının yoğun ilgisi ve alkışı ile sahneye veda etti.
Yeni Medya Düzeni bu yıl da oldukça dolu geçti. Umarız gelecek senelerde bizlere ışık tutacak ve yol gösterecek yeni konularla dopdolu konferanslar dinleme şansı elde ederiz. Doğuş Yayın Grubu'na AdresGezgini adına, bu güzel organizasyon için çok teşekkür ederim.