Dünyanın en büyük etkinliklerinden SXSW nam-ı diğer South by Southwest bu yıl 8-17 Mart tarihleri arasında düzenleniyor. Etkinliğin Interactive ayağı ise dün sona erdi. 5 gün boyunca dijital trendlerden, teknolojik gelişmelerden, sosyal medyadaki güç dengelerinden bolca konuşulan etkinliği biz de Bigumigu ekibi ile takip ettik.
Ve gördük ki önümüzdeki dönemde 3B baskılar, giyilebilir teknolojiler ve anılarımızı depolayabileceğimiz USB belleklerden konuşacağız. Yani bundan 20 yıl önce, gündelik yaşamımızı domine eden şeylerden apayrı bir yaşam bizi bekliyor. Nasıl ki 20 yıl önce büyük annelerimize, babalarımıza interneti anlatamadıysak, yeni doğanlara da geçmişi anlatmak da zorlanacağız. Mesela;
1. Mektuplaşmak
İnternet öncesi ve erken internet döneminde insanlar haberleşmek için birbirlerine mektup gönderirlerdi. Kırtasiyelerde hatta mahalle bakkallarında bile mektup kağıtları, zarf ve pul olurdu.
2. Ansiklopediden ödev yapmak
Arama motorlarından önce, bilgiye ulaşmak çok zorken herkesin evinde en az 1 ya da 2 set ansiklopedi olurdu. Genellikle Temel Britannica ya da Meydan Laurousse gibi gazete kuponlarından alınmış bu ansiklopediler ile dönem ödevlerimizi hazırlardık. Çoğu zaman da hepimizin ödevi birbirine benzerdi.
3. Telefon rehberlerinden adres/telefon numarası bakmak
Facebook yokken telefon numarasını bilmediğimiz insanlara nasıl ulaşıyorduk sanıyorsunuz. Her ilin kendine ait telefon rehberi vardı. Kalın ve rengarenk bu rehberlerde kişilerin PTT'ye kayıtlı olduğu soyisim ve isimlerine göre arama yapabiliyordunuz. Ayrıca bu rehberlerde sarı sayfalar alanlarında şehirde bulunan küçük esnaflar da reklam verebiliyordu. Anahtarcı, elektrikçi, ütücü gibi kişilere sarı sayfalar aracılığı ile ulaşabiliyordunuz.
4. Sabah şekerlerine fax gönderme çılgınlığı
90'lı yılların en büyük teknolojik gelişmesi Fax cihazlarıydı. Aslında hala bazı kurumlarda belge gönderimi için kullanılıyor ama televizyon programlarında özellikle de sabah şekerleri formatlı gündüz kuşağı programlarında kullanılması biraz şaşkınlık yarattı. Metrelerce uzayıp giden fax kağıtları ve bütün program boyunca gelen faxları okuyan sunucular!
5. 146 ile internete bağlanmak
Ne wireless, ne fiber internet. 90'lı yılların sonunda dial-up internet vardı. internete girebilmek garip sesler çıkaran bir modem yardımı ile giriyorduk ve bu ses telefonun durmadan meşgul çalacağının garantisiydi. Eğer internet paketiniz yoksa normallerinden çok çok daha pahalı olan 146 ile bağlantı kurabilirdiniz ve bu kolaylık birçok ailenin ocağına incir ağacı dikti.
6. Sokakta oyun oynamak
Çocuklarımızın belki de asla anlayamayacağı şeylerden biri sokakta oyun oynamaktır. Hiç dikkat ettiniz mi artık sokak aralarında çocuk sesleri, bağırışları duymuyoruz. Oysa eskiden bizler seksek, yakalamaca, renkli istop, dansa davet, ali baba saatin kaç gibi birçok oyun oynar, mahalleyi ayağa kaldırırdık. Acıktığımızı, susadığımızı bile hatırlamazdık.
Şimdilerde çocuklar birbirleri ile el ele tutuşup oynamak yerine bir ekrana kilitlenip sanal arkadaşlıklar kuruyorlar.
Sizce çocuklarımızın anlayamayacağı başka neler var?
YORUMLAR
16 Mart 2013
En açı kısmı da sokakta oyun oynamak olacağa benziyor, dünyanın en keyifli işiydi bizler için.