Satış, karşımızda bir hizmet veya ürüne ihtiyaç duyan kişilerin karar aşamasında “karar vermesini kolaylaştıracak” bir şekilde davranmak ve karşımızdakinin nasıl düşündüğünü tercih veya ihtiyaçlarının neler olduğunu anlamamızı sağlayan anlayış biçimidir. Satış alanında her kişinin tek amacı “müşterisini hedefine ulaştırmak” olmalıdır. Çünkü bizim başarımız karşımızda ürün veya hizmete ihtiyacı olan kişiyi istediği başarıya ne kadar taşıdığımız ile ölçülen bir değerdir. Bizler karşımızdaki kişiyi hedefine götürmek için bir araç veya birer kaynağız.
Kendi gündemimizi bir kenara bırakarak kişinin ihtiyaçlarını ve ne tür bir başarı elde etmek istediğini anlamaya çalışırsak ve bunun için çabamız olur ise satış felsefemiz her zaman “vermek,yardımcı olmak” olur. Satış insanlarla ilişki kurmayı içerir.Bu ilişki veya bağ ise “merkeze karşımızdaki kişiyi koymamız” ile mümkündür. Eğer iyi bir dinleyici olursak bu bağ zaten kuruluyor olacaktır. Eğer bu bağ kurulmaz ise kendimizi savunuruz ve o ürün veya hizmete ihtiyaç duymadığımızı düşünebiliriz. Bu ilişkinin temeli güvene dayanır ve ilişkide güven oluşturmanın ilk maddesi ise karşı tarafı iyi dinlemek ve uyumu yakalamaktır. Sürece odaklanmalı, sahne ışıkları kişiye yöneltmeli ve kişiye değer katmak onu başarıya götürmek,hedeflerine ulaştırmak için kısıtlamadan vermeliyiz. Hizmete ihtiyacı olup olmaması veya bir çalışma içerisine girip girmeme kararı tamamen karşımızdaki kişinin tercihi ve seçimidir.
Bizim görevimiz, merak duygusu ile karşımızdaki kişiyi dinlemek ve ihtiyaçlarını belirlemektir. Kişi karar aşamasındayken doğru bir tercih yapabilmesi için ona yardımcı olmaktır. Çünkü herkes kendi ihtiyaçları ve sebepleri için bir satın alma eylemi gerçekleştirir. Kişi ne kadar olumlu bir kazanç ve başarı sağlar ise çevresi ile bunu paylaşmak ve tavsiye etmek ister. Bir nevi “kişiden kişiye pazarlama” veya “ağızdan ağıza pazarlama” tabirleri tam olarak bunu anlatmaktadır.
İhtiyaç duyan her kişinin ihtiyaç ve isteklerini dinlemeli ve sunduğumuz çözümlerin ve sürecin onun fikri ve kararı olduğunu hissettirmeliyiz. Dijital çağda ise pazarlama, değişim yönünde kararlar alma ve değişimi istemek ile başlar. Kişi ne kadar değişime açık ve istekli olursa yol göstermek kişinin karar verme aşamasında yardımcı olmak da o kadar kolay olur.