Dijital dünyada, web sitelerinin potansiyel kullanıcı ile buluşması ve trafik kaynakları arasındaki o çok önemli köprüyü kuran en güçlü oyunculardan bir tanesi Google’dır. Çoğu ülkede internet üzerinde arama gerçekleştiren insanların en sık tercih ettiği arama motoru ünvanını elinde bulunduran Google, web sitenize organik ve ücretli olmak koşuluyla 2 farklı şekilde ziyaretçi yönlendirir. Google’daki aramaların sonucunda sayfalarının en üst sırasında reklamlarınızın yer almasını istiyorsanız, ya SEO çalışması ile organik sonuçları hedeflemeli ya da Google Ads’i tercih ederek ücretli sponsorlu reklamlar ile üst konumlarda yer alabilirsiniz. Fakat sanılanın aksine Google Ads reklamları kullanarak ve yüksek reklam bütçesine sahip olarak, sonuç sayfalarında her zaman üst konumda yer almanız olası olmayabilir. En az bütçe kadar önemli, hatta belki de daha da önemli olan Kalite Puanı tam olarak bu noktada devreye girer.
Google, rakipleriniz ile teklif vermiş olduğunuz aynı anahtar kelime reklamlarını yalnızca bütçelerine göre değil bazı kalite parametrelerine göre de sıralar. Google Ads reklamlarınızın, rakiplerinize göre daha iyi performans göstermesini istiyorsanız, Google’ın reklam sıralaması ile ilgili vermiş olduğu formülü kullanmalısınız:
Reklam Sıralaması = Maksimum Tıklama Başı Maliyet x Kalite Puanı. Reklam sıralamasını doğrudan belirleyen bu iki parametre arasında aslında ters orantı bulunmaktadır. Yani reklamlarınızın kalite puanı ne kadar yüksek olursa tıklama başına ödeyeceğiniz tutar da o kadar düşer. Özetle Google için kaliteli reklam, aslında sizin için daha az maliyetli reklamdır.
Peki, kalite puanının parametreleri nelerdir ve bu parametreleri nasıl optimize edebiliriz? Temel olarak 3 bileşen bulunmaktadır. Bunlar sırası ile:
1) Beklenen Tıklama Oranı
2) Reklam Alaka Düzeyi
3) Açılış Sayfası Deneyimi
Bu 3 bileşen için sırası ile bazı çalışmalar yapılması gerekmektedir. Öncelikle Beklenen Tıklama Oranından bahsedecek olursak ; yüksek bir beklenen tıklama oranı yakalamak istiyorsanız kullanacağınız anahtar kelimeler için aramalar yapıp reklam metinlerini incelemeli ve kendi reklamlarınıza uygulamalısınız. Reklamda kullanacağınız anahtar kelimelerin reklam metinlerinde de yer almasına özen göstermelisiniz. Google reklamınızdaki “Görünen URL”i belirlerken, anahtar kelimenizi ya da ona anlamsal olarak çok yakın olan kelimeleri kullanmalısınız. Hedef kitlenizin ilgisini çekebilecek reklam metinleri oluşturmalısınız. “Satın Al”, “Hemen İncele”gibi cümleleri kullanmalısınız.
Bir diğer bileşen ise Reklam Alaka Düzeyi. Bu bileşen; reklamlarınızın metinlerinde, tetiklenmesini istediğiniz anahtar kelimelerin ya da yakın varyasyonlarının olup olmadığını inceler. Yani “Elbise ” kelimesinde Google reklamı veriyorsanız, reklam metininiz de “Elbise”, “Giysi” veya bu anahtar kelimelere anlamsal olarak yakın olan kelimeleri geçirmelisiniz.
Son olarak ise Açılış Sayfası Deneyimi. Kullanıcının reklama tıklayarak web sitenize geldikten sonraki deneyimini iyileştirmek için, reklamınıza özel bir web sayfası ya da mikro site hazırlamalısınız. Açılış sayfanızdaki içeriklerin kesinlikle orijinal olmasına özen göstermelisiniz. Sayfada gezinmeyi zorlaştıracak fazla reklam gibi uygulamaları web sitenizin açılış sayfanızda bulundurmamalı, elinizden geldiğince basit ve müşterinin ilgisini çekebilecek bir sayfa tasarlamalısınız. Reklam metinlerinizde yer alan anahtar kelimelerin, açılış sayfanızdaki içerikte çokça yer almasına özen göstermelisiniz. Bu 3 bileşen için yapılması gerekenler profesyonel bir şekilde yerine getirildiğinde Kalite Puanı yükselecek, bu sayede tıklama başına maliyet avantajı oluşacaktır.
Yukarıda yazılanların ışığında kalite puanınızı yükseltmek ve reklamlarınızın daha verimli olmasını istiyorsanız, önerilen bilgileri değerlendirebilir ya da AdresGezgini ekibi olarak bizlerden destek alabilirsiniz.